Tükendi
Gelince Haber VerAleksandr Sergeyeviç Puşkin (1799-1837): 38 yıl süren hayatı komploya çok benzeyen bir düelloyla son bulduğunda Puşkin, şiiri kadar roman ve öyküleriyle de 19. yüzyılın öncü Rus klasikleri arasına girmeye hak kazanmıştı. Bu kitapta Yüzbaşının Kızı’ndan Byelkin Öyküleri ve Erzurum Yolculuğu’na Puşkin’in tüm öykü ve romanları zamandizinsel sıralamayla bir arada okura sunulmaktadır.
Ataol Behramoğlu (1942): Şiirimizin son 40 yılındaki en önemli toplumcu ozanlardan biri olmanın yanı sıra, Puşkin’den Çehov’a, Lermontov ve Turgenyev’den Çağdaş Rus Şiiri Antolojisi’ne çeviri edebiyatımızın da en yetkin adlarından biridir.
İçindekiler
Büyük Petro’nun Arabı
Mektuplarla Roman
Merhum İvan Petroviç Byelkin’in Öyküleri
Yayıncının Notu
Atış
Tipi
Tabutçu
Menzil Bekçisi
Köylü Genç Bayan
Goryuhino Köyü Tarihi
Roslavlev
Dubrovski
Maça Kızı
Kırcali
Mısır Geceleri
Yüzbaşının Kızı
1829 seferi Sırasında Erzurum’a Yolculuk
Kitaptan;
Öykü ve Roman Yazarı Olarak Aleksandr Puşkin
Rus ve dünya yazınına, aralarında “Ruslan ve Ludmila”, “Çingeneler”, “Bahçesaray Çeflmesi”, “Kafkas Tutsağı” “Yevgeni Onegin” gibi anlatı-şiirlilerin de bulunduğu ölümsüz bir şiir mirası bırakan Aleksandr Puflkin’in, “Byelkin’i Öyküleri”, “Dubrovski”, “Yüzbaşının Kızı” vb. öykü ve romanları da şiir türündeki yapıtlarından daha az ünlü değildir. Hatta, şiir çevirisinin özel güçlükleri nedeniyle, kendi ülkesi dışında, şiirlerinden çok öykü ve romanlarıyla tanındığı söylenebilir.
1799’da zengin ve aydın bir ailenin çocuğu olarak Moskova’da doğdu. Zamanın soylu aile çocuklarının tümü gibi, ilk öğrenimini Fransızca gördü. Yine çocukluk yıllarında Yunan-Latin klasiklerini, Voltaire, Rousseau gibi özgürlükçü, aydınlanmacı Fransız yazarlarını okuma olanağı buldu. Bir Rus köylü kadını olan dadısından da, Rusçayı, Rus halk masallarını öğrendi
Puşkin öncesi Rus yazının ana yönelişleri, romantizm ve klasisizm akımlarındaydı. Bunlar da daha çok Batı yazılarının etkisi altında doğmuşlar, ulusal temele yeterince oturmamışlardı. Puşkin Batı kültürü ve özgürlükçü düşünceyle Rus halk duyarlılığını kaynaştırdığı yapıtlarında, Rus yazın dilini gerek sözcük dağarı gerek tümce yapısı ve anlatım özellikleri bakımından arındırmış, zenginleştirmiş bu dile çağdaş ve ulusal bir yapı kazandırmış, ilk kez Rus toplumunun halksal özelliklerini yansıtan tipler yaratmakla Rus yazınında ulusal ve gerçekçi çığırın (Gogol’le birlikte) öncülerinden olmuştur…